RSS

Kendini Role Kaptırmak

Hayat bir oyun sahnesi gibi. Evet kalıplaşmış ve önemini yitirmiş bir cümle. Herkesin bir görevi var sahnede: Oyuncular, ışıkçılar, sesçiler ve yönetmenler. Milyarlarca insan,hepsinin ayrı bir amacı var.Ama ortada oyundan eser yok. Belki eskiden vardı, şu an gördüğüm tek şey role girmiş ve çıkamayan insanlar. Kendilerini o kadar kaptırmışlar ve soyutlamışlar, ki oyundan; asıl rollerini, görevlerini, oyun için ne kadar önemli olduklarını unutmuş, tutkularını, belkide yönetmenler tarafından akıllarına sokulmuş bazı fikirleri o kadar benimsemişler ki, girdikleri rolden çıkamaz olmuşlar. Gerçek benliklerini yitirmiş tek amaçları tüketmek olmuş. Oysa ki oyunculuk üretmek demektir bana göre. Farklı farklı rollere bürünmek,  üzülmek, sevinmek, sinirlenmek. İzleyiciye o duyguları aktarmak ve paylaşmak. Rollerinde sıkışıp kalmış insanların tek ortak noktası bencillikleri olmuş. Sadece kendilerini düşünen, izleyicilerin nasıl etkilendiğini önemsemeyen çok becerikli birer kuklaya dönüşmüşler. Bugün daha fazla biriktirip, yarınlarda daha fazla yemek, tüketmek için. Etrafındaki olaylara kayıtsız kalıp, figüranlara saygı göstermeyen baş roller... 
Şimdi farkındalık yaratmak için yapılabilecek birkaç şey var. Olaylara seyirci gibi bakabilmek, farklı gözlerden, farklı pencerelerden. arka planı görmeli, önemsiz ve yeteneksiz gibi gösterilmeye çalışılan başkalarını değil kendilerini ustalıkla oynayabilecek figüranları olaya dahil etmeli, onları yönetmen baskısından kurtarmalıyız. Bir ışıkçı gibi ışığın doğru açıyla vurmasını, seslerinin doğru kanallardan iletilmesini sağlamalıyız. Tek bir role kendimizi kaptırmamalı gerektiğince sesçi ve ya ışıkçı olabilmeliyiz. 
Kurtulun yönetmen baskılarından, çıkın size verilen rollerden, kendinizi oynamaya başlayın artık.Tamda böyle oyunculara ihtiyacı varken dünya sahnesinin.

  • Digg
  • Del.icio.us
  • StumbleUpon
  • Reddit
  • RSS

0 yorum:

Yorum Gönder